19 Ocak 2015 Pazartesi

Ukde ve Heves

Roman yazmak bir heves ise bazen içinde ukde kalması iyidir...

Lafı dolandırmaya hiç gerek yok. En son söyleyeceğimi en başta söyledim zaten. Bunu söyleten de Akif Kurtuluş'un Ukde'si. Allah bilir çok satanlar listesinde göreceğiz de kendisini. 90'ların pop müzik piyasası gibi şuursuzca pop-roman yazılan ve basılan bir ortamdayız vesselam. Ukde de bu açıdan benden nasibini alıyor ne yazık ki. Yazarını şair olarak seviyor olmam romanına torpil geçmemi sağlamak şöyle dursun daha da büyük hayal kırıklığı yaratıyor ve romanı daha beter yerden yere vurmama yol açıyor da olabilir hatta ama roman bittikten sonra kendi kendime: "Bu ne arkadaş, al bir politik konu, üstüne yap derme-çatma bir kurgu, adam gibi karakter dahi yaratmayı beceremesen de roman diye basarlar!" dediysem hissiyatı düşünün artık. Bana bile bu cesaret geldiyse o roman kötüdür bildiğin, başka da lafım yok.

Akif Kurtuluş'un şiirlerini severim. Ne yalan söyleyeyim hepsi de iyi değildir; bende en çok heyecan yaratan işte bildiğiniz "Ukde ve Heves" Benim için "böyle de yazılır mı amk" şiirlerindendir ve ben şiir konusunda ekstra huysuz bünye olduğumdan bir şiire bunu dediysem o şiir iyidir. Velhasıl genel manada şair hamurundan şüphe etmeyeceğim insandır Akif Kurtuluş; gel gelelim romanı için aynı şeyi söylemek mümkün değil.

Romanda beğendiğim tek sayfa dışında kayda değer ne bir kurgu, ne bir karakter, ne bir incelik, ne bir zeka görmek mümkün. Şairden romancı olursa güzel ve oyuncaklı bir üslup beklemek de hakkımız ama onu da göremiyoruz. Konu zaten çok bildik, çok işlenmiş bir mesele. Onu da bir zahmet kurguyla zenginleştirmek, ilgi çekmek icap ederdi ama olmamış. Velhasıl benim nazarımda becerilememiş, kotarılamamış bir roman olarak zihnimin tozlu raflarında yerini alacak. Hâl böyleyken çok satması hatta üstüne ödül falan alması da hiç şaşırtıcı olmayacak. Zira her "hıyarım" diyene elinde tuzla koşan bir edebiyat camiasıyla karşı karşıyayız.

Son söz: Kemal Varol'un şiiri bırakıp romana evrilmesi ne kadar isabetliyse Akif Kurtuluş'un romanı bırakıp şiirden yürümesi o kadar isabetli olur. Adamı boş yere tuzlayıp ona da bize de edebiyata da kötülük yapmayın ey cemaat-ül neşriyat. Yazıktır, tuz bile kokuyor artık ortamda; etmeyin, eylemeyin...